18 Kasım 2013 Pazartesi

Sonbahar : İstanbul'da Maraton Mevsimi


Hazan mevsiminin en güzel günleri İstanbul'da bu şehirde yaşamanın belki de en güzel ayrıcalıklarından birine de ev sahipliği yapıyor . Bilinen adıyla AVRASYA MARATONU , bu sene ki yeni adıyla şehirle bütünleşmesi ve dünya örneklerinde olduğu gibi  İSTANBUL MARATONU .
 
İlk Avrasya Maratonu halk koşusu katılımını bundan tam 11. yıl önce yapmıştım . Son üç yıldır  10 yaş daha yaşlanmama rağmen halk koşusundan 15. km  koşusuna terfi ettirmiştim kendimi .  Az buz değil tam onbeşbin metre , yaklaşık onbeşbin adım ... Ama sonucunda  inanılmaz bir haz, mutluluk , gurur , muthiş fiziksel yorgunluğa rağmen  kendini iyi hissetme duygusu .  Yaşadığınız deneyim de cabası .
 
Yetmiş iki milletten insan , şahane bir manzara , harika bir parkur , müthiş bir enerji .
 
Ayrıca çalıştığım kurumun sponsorluğunda  Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği'ne yardım amaçlı ve bu sayede topladığım maddi destek katkılarının tüm manevi sorumluluğuda  benimle beraber koşuyor .  Ancak bu manevi sorumluluk yük olmak yerine bana güç veriyor .  Üç yıl önce 1.33.00 civarları derecem, geçen yıl 1.27.00 civarlarına gelirken bu yıl  . Sultanahmet'den Eminönü'ne çekilen ve son kilometreleri nedeniyle nispeten daha rahatlayan parkurda 1.24.41 'lik benim için çok iyi bir dereceyle sonuçlanıyor  ...  Yani üç yılda " 9 dakikalık" bir gelişme benim için 40'lı yaşların üzerindeyken gelen inanılmaz bir başarı doğrusu . Bunun tek bir sebebi var ki , nispeten de olsa düzenli olarak spor yapmaya gayret etmem ( koşu ) ve hepsinden önemlisi bunu  herhangi bir sebeple değil , spor sevgisi, koşma sevgisi ve tutkusu sebebiyle yapmış olmam .
 
Koşu için hazırladığım özel tişörtümde ayrıca  birçok başka değer verdiğim unsur içinde koşmuş olmak başka bir manevi hazzı da beraberinde getiriyor .  Şunu kesin olarak söylemeliyim ki , spor yapmak ama hangi spor olursa olsun ve hangi yaşta olursa olsun , tek amacı spor sevgisi ile yapıldığı müddetçe insana tahmin edildiğinde de fazla değer katan bir olguya dönüşüyor .
 
Gerçekten de  sonbahar mevsiminin en çok yakıştığı şehirlerden biri olan İstanbul'da  bir kıtadan diğerine koşarak geçerken , aynı zamanda dünya çapında bir spor etkinliğinde rakipleriniz kadar kendinizle de  yarışıyor olmak büyüleyici bir keyif .
 
Ben koşuyorum ve koşmaya da devam edeceğim . Hep  birşeylerin uğrana koşmak gibi , sonunda ne elde edeceğimi kestiremesem de yaparken ne kazandığımı çok iyi biliyorum ! 
 
Sloganımda daima sabit kalacak ama koşuda yanımda taşıyacaklarım arada değişebilecektir, bakalım gelecek yıl kimlerle koşacağım , merakla bekliyor olacağım .
 
Bu arada çılgınca bir fikirde aklımdan geçmiyor değil  " Acaba diyorum ileri ki birkaç yıl içinde Maraton yani 42 Km koşabilir miyim ? ÇOK ÇILGINCA ama niye olmasın ? , 4,5 saat  ile hedef koymaya başlayabilirim mesela :) )
 











Indian Runner  
( Run For / too many things )
Aylak Adam

2013 KasımAyının ortaları
İstanbul


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder